Vali Yiğitbaşı’nın 30 Ağustos Zafer Bayramı Mesajı
Ezelden beridir hür yaşamış bir milletin, şanlı ve haklı zaferlerle bin yıla yakın hâkimiyet kurduğu bu toprakları, kanının son damlasına kadar canla başla müdafaa edeceğini tüm dünyaya ilan ettiği o büyük güne işaret eden 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı büyük bir gurur ve coşkuyla kutluyorum. Bu amansız muharebede azim ve fedakârlıkla cepheye koşan, bin yıldır dünyanın en önemli ve üzerinde en çok mücadele yürütülen coğrafyasında yaşamamızın bedelini canlarıyla ödeyen ve Ay yıldızlı Al Bayrak altında bizlere hür ve bağımsız bir vatan emanet eden Aziz Şehitlerimizi ve başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere kahraman gazilerimizi şükran ve minnetle yâd ediyorum.
Aziz Şehitlerimiz, Malazgirt’ten, Çanakkale’den, İstanbul’dan aldığı güç ve kudret ile Afyonkarahisar’da, Kütahya’da, Eskişehir ve İzmir’de düşmana geçit vermeyerek tarihin seyrini değiştirdi. Bu zaferle milletimiz, hürriyet ve bağımsızlığına kast eden dâhili ve harici tüm girişimleri bertaraf edecek kudrete sahip olduğunu yeniden ispat etti. 30 Ağustos günü Aziz Milletimiz, esaret ile hürriyet arasında bir tercihe zorlandığında “iman dolu göğsüyle” tüm imkansızlıkları bir kenara iterek vatanın düşman postallarından arınmış bir istikbale muhtaç olduğunu namlu ve süngülerine kazıyarak savaş meydanlarında zaferi ilmek ilmek işledi.
Kocatepe’den yakılan bağımsızlık ateşi, Başkomutanlık Meydan Muharebesi’ne, Dumlupınar’a Eskişehir’e ve İzmir’e sıçradı. Gazi Mustafa Kemal’in Başkomutanlığında 26 Ağustos 1922 tarihinde başlayan Büyük Taarruz, 4 gün süren göğüs göğse çarpışmaların ardından Dumlupınar’da kesin bir zaferle sonuçlandı. Aziz Milletimiz, vatan olarak tanıdığı toprakları şartlar ne olursa olsun müdafaa edeceğini ve bağımsızlığından asla ödün vermeyeceğini bir kez daha haykırmış oldu.
30 Ağustos, milletimizin bekâsına kast eden emperyalistlerin planlarının suya düştüğü ve Cumhuriyetimizin kuruluşuna giden yolun açıldığı, tarihimizin en kritik dönüm noktalarından biridir. Milletimiz, her türlü yokluk ve imkânsızlığa rağmen kazandığı bu zaferle 1071 Malazgirt’te bize yurt kılınan bu toprakların ezeli ve ebedi vatanımız olduğunu bir kez daha tescil etmiştir. Büyük Zafer’e ilham veren ruh, inanç ve irade, 102 yıl önce olduğu gibi bugün de milletimizin istikametini belirlemektedir.
Bu coşkulu günde, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı en içten duygularımla kutluyorum. Vatanımızın bağımsızlığı ve milletin egemenliği için çarpışan tüm kahramanlarımızı saygıyla anıyorum. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu uğurda can veren tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle yad ediyorum.
